Haddini aşan zıddına dönüşürmüş.

İnsan ve insana ait her oluşum bir aşırılıktan diğerine savrulur durur, aynı borsa endeksleri gibi.

Bazen bu aşırılık tüm ülkede görülür toplu şekilde ve haliyle bu sefer bir aşırı yönden diğerine savruluş son derece yıkıcı gerçekleşir.

Mesele aşırılık doyum noktasına ulaştığını tespit edebilmek.

Misal bu ülkedeki ekonomik ve siyasi problemler ile onları yaratan düzen savrulmuş durumda olduğu aşırılıkta doyum noktasına ulaştı mı, ulaşmadı mı?

Yoksa acaba bir aşırılık var mı sorusu gereksiz, olduğu su götürmez bir gerçek.

Bu aşırılık aynı yetmişli yıllardaki gibi sadece ekonomik değil siyasi tarafta da olduğu için, ülkenin insanlarının düşünsel bazda tamamının bir şekilde olumlu olumsuz fikirlerde aşırı noktaya ulaştıkları ya da ulaşmak üzere oldukları bariz bir gerçek olduğu için ters tarafa savruluş çok sarsıntılı başlayacak ve uzunca bir süre de o şekilde devam edecektir.

Yetmişli yılları örnek verdik demek bugünün devamı da öyle olacak demek değildir.
Sadece aynı örnek olduğu için arkasından yaşanan sarsıntı örnek gösterilmiştir.

Maaleaef şu anki aşırılık o yıllara göre çok daha fazla yüksek dozdadır.
Dönüş çok daha sert olacaktır.

Mesela bunun olup olmayacağı değil  ne zaman olacağıdır.

Romantik bir Longcu olarak bunları yazmak acı veriyor olsa da, hastalık hızla metastaz yaparak ülkedeki her resmi gayriresmi kurum, kuruluş ile sıradan insanlara da bulaşmış durumda.